17 Ağustos 2024 Cumartesi

Tarih Notları*


 

… ..

… .. İngilizce, Fransızca, Latince ve tarih alanlarında mükemmel bir eğitim aldım ve bana hem modern hem de antik dilleri öğrenmenin ve keşfetmenin heyecanını aşılamayı başardılar. Belki de üzerimdeki en kalıcı etkileri, ailemin Fransa’ya yaptıkları sık seyahatlere de yardımcı olan Fransızca bilgimdi. Pek çok yaz Le Touquet’e ve bazen de kışları Riviera'ya giderdik…. ..

… ..

… .. Ve hatta kitabı fiilen okumadığınız zamanlarda, ona kitaplıkta zamanlarda, ona kitaplıkta bakmak bile güzel ve değerli bir nesneye sahip olmanın zevkini anımsatır.

… ..

… .. İtalyanca bilgim, bir yandan alanımdaki İtalyan bilim adamlarının zenginliklerine, diğer yandansa Venedik’in ticari olarak ve dolayısıyla siyaseten de aktif olduğu Levant ve özellikle de Osmanlı İmparatorluğu tarihi açısından çok önemli olan geniş İtalyan belge hazinesine ulaşmamı mümkün kıldı. 

… ..

… ..  On Emir’deki bir diğer yanlış tercüme olan “Zina yapmayacaksın.” ise aksi duruma örnektir. Emir’de kullanılan “zina” şeklinde çevrilen İbranice kelime çok daha geniş bir anlama sahiptir. İngilizce zina, sınırlı ve belirli bir anlam taşır; evli bir kişiyle karısı ya da kocası olmayan bir insan arasındaki cinsel ilişki anlamına gelir. İbranice kelime na’af ise eşcinsellik ve matürbasyon da dâhil olmak üzere tüm cinsel suçları kapsayan daha geniş ve genel bir terimdir. Bu hata, görebildiğim kadarıyla, gözden geçirilmiş baskıların hiçbirinde düzeltilmemiştir. Başka bir yanlış tercümeyse çevirmenin önyargılarına atfedilebilir. … ..

… …

Londra Üniversitesi

Hukuk Çalışmaları

Paris’te Çıraklık

… …

Okumalarım sırasında ilginç bir keşifte bulundum: Sovyetler Birliği’nde İslam üzerine yapılan tartışmaların büyük bir kısmı, Militan Tanrısızlar Birliği isimli bir örgüt tarafından yönetiliyor ve koordine ediliyordu. Bu tabii ki, Sovyet hükümetinin bir koluydu. ve görevi de Sovyetler Birliği'ndeki farklı halklara yönelik din karşıtı ve daha spesifik olarak da ateist propaganda yürütmekti. Birliğin Sovyetler Birliği’nde hatırı sayılır takipçiye sahip dinlerle, öncelikle Hırişstşyanlıkla ikinci olaraksa İslam’la ilgilenen bölümleri vardı. MUsevilik ve diğer dinlerse görece önemsizdiler.

… ..

… ..    Sovyetlerin bu imtiyazlı ve eleştiriden muaf statüsü, Sovyet hükümetinin açık ve tartışmaya yer bırakmayacak bir saldırganlıkla Afganistan’a girip, işgal ettiği 1979’da daha da dramatik hale geldi.

Ortadoğu'ya İlk Seyahat

… …

… .. 

Kahire Amerikan Üniversitesi’nde kendi döneminde Batı dünyasındaki en önce gelen Arapça âlimlerinden biri olan Profesör Arthur Jeffery ile tanışma fırsatını yakaladım … ..

Kahire’deki ikameti sırasında onu derinden etkileyen bir olay yaşanmıştı. Kur’an’la her zaman ilgilenmişti ve özelliklede Kur’an’nın en eski el yazmaları üzerinde çalışmıştı. Bunlardan birinin metninde, Eski Ahit ve Yeni Ahit’lerin ilk yazmaları arasında var olanlardan çok da farklı olmayan kimi ufak farklılıkların bulunduğunu keşfetti. Bunun üzerine çalışmaya koyuldu ve bu ilk dönemlere ait farklı okumalar üzerine bir eser kaleme aldı.

Arthur Jeffery’nin 1937 tarihli kitabı, Materials for the History of the Text of theQur’an: The OldCodies (Kur’an Metb,ninin Tarihi İçin Materyaller: Eski El yazmaları) başlığını taşıyordu.Jeffery, kısa bir süre için kitabının suçlanmasını ve El-Ezher Üniversitesive Camisi’nin en eönde gelen Müslüman dini otoritelerinden birinin emriyle halkın önünde yakılması karşısında dehşete düştü.İslanmi değerlere her zaman saygılı olan Profesör Jeffery, El Ezher’deki insanlarla hep daha önce mükemmel ilişkilere sahip olagelmişti ve onların kitaba yönelik tepkileri karşısında ürküp korkuya kapıldı. Yaptığı şey en dindar Hristiyan ve Yahudilerin Eski Ahit ve Yeni Ahit metinleri üzerinde yaptıklarından hiçbir farkı olmadığına dikkat çekti. Fakat aldığı cevap: “Ama bu farklı. Kur’an İncil’e benzemez. Kur’an Allah’ın kelamıdır.” şeklinde oldu. … ..

… ..

Filistin, Suriye ve Türkiye'ye

… ..

İran’da ortaya çıkan ve Suriye ve Lübnan dağlarına yayılarak on birinci ve on üçüncü yüzyıllar arasında serpilen Haşhaşilerin  hikâyesi öğretici olabilir.  Ana akım İslami geleneği ya da oydaşmayı (konsensusus) temsil etmiyorlardı: … ..

…. .. çünkü saldırıları yabancı bir güce değil hâkim seçkinlere ve İslâm’ın hâkim fikirlerine karşıydı.

… ..   BU açıdan, Haşhaşilert aslında günümüz intihar bombacılarının habercileriydiler. … ..

…. ..

Tek yerel bağlantım, rehberim Profesör Gibb’in bir tanıdığı olan Danimarka arkeoloji heyetinin başkanıydı. … ..  O zamanlar Suriye Fransız mandası altındaydı … ..


İlk İşim

2. Bölüm

Savaş Yılları

Neler Yaptıklarını Ortaya Çıkarmak

… ..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder