20 Şubat 2024 Salı

Endülüs Tarihi*


 

ı. İslam Fethi

1.Arap Genişleme Siyasetinin Bir Safhası Olarak Fetih

… ..

Kutsal savaşın Müslümanların, rakiplerini “İslam ve kılıç” arasında bir seçim yapmak zorunda bırakmaları anlamına geldiği yaygın ve yanlış bir kanaattir.Bazen görülen bu hal, sadece rakiplerin müşrikler ve puta tapanlar olduğu durumlar için geçerlidir. Yahudiler, Hıri

tiyanlar ve diğer ehl-i Kitab, yani kutsal kitapları olan monoteistler için ise iç işlerinde özerk olmakla birlikte Müslümanlara cizye ve haraç ödemek karşılığında “himaye edilen” grup olabilme gibi üçüncü bir ihtimal vardı. Bu tür bir topluluk üyesi zimmî olarak bilinmekteydi. Arap yarımadası’ndaki bedevî kabilelerin tamamına yakını putperestti ve bundan dolayı Müslüman olmaya zorlandılar.   … .. …

.. .. Arapların … .. 670 senesinde Tunus’ta Kayravan şehrini kurabildiler. Esasen Berberî kabilelerinin direnişi nedeniyle ilerlene, burada yeniden durdu; gerçi Kartaca şehri dahahâlâ Bizans’ın elindeydi. BerberÎ kabileler ve özellikle de göçebe ve yerleşik kabileler arasındaki rekabetten yararlanan Araplar, en sonunda Tunus’taki varlıklarını güvenli bir şekilde sağlayabildiler. Bu süreçte pek çok Berberî de İslam’ı kabul etti. 698 senesinde Bizanslılar nihayet Kartaca’dan tamamıyla çıkarıldılar ve 700 senesinin hemen akabinde Araplar ve Müslüman (muhtemelen göçebe) Berberîler, düzenledikleri akınlar sayesinde Cezayir’i aşarak Fas ve Atlas Okyanusu kıyılarını nüfuz etmeye başladılar.Bu bölgelerdeki yerleşik Berberîlerin direnci kırıldı ve ssonunda Arap hakimiyetini tanımak zorunda kaldılar. … ..

… ..

… .. Arap genişlemesi tabirinden daha ziyade İslamî genişleme tabirini kullanmak daha doğru olacaktır. Bununla beraber, Araplarla Berberiler arasındaki rütbe farkı , ikincilerin İslam’ı kabul etmelerine rağmen bile ortadan kalkmadı; aksine bu olgu, Müslüman İspanya'daki iç gerilimin ciddi bir kaynağını teşkil etti.

15 Şubat 2024 Perşembe

Harry Potter & Lanetli Çocuk*


 

… ..

John

Peki, senaryonun yazarı olarak, henüz prodüksiyonu görememiş olanlar oyunu okurken zihinlerinde neler olup bitti istersin?


Jack

Bence cevaplaması zor bir soru bu. Açılıştan önceki gün bir tweet yazdım, “İnsanların oyunun görmesini çok isterim, görmesi okumasından daha güzel, oyunlar tıpkı söylenmek üzere yazılmış müzik notaları gibidir, üstelik kadromuz ve ekibimiz de tam Beyonce bir kadro” dedim. Belki de cevap budur o zaman: Oyunculuk dünyasının Beyonce’lerini, her bir repliğin hakkını incelikle ve zarafetle sonuna kadar  veren, duygusal ve empatik açıdan birer dev olan kişileri (çünkü işin doğrusu bu, kadromuz hakikaten olağanüstü) ve muhteşem bir sahneleme, hareket, kostüm, ışık ve video işini kafalarında canlandırmaları.

Ya da belki de tam da benim yazdığım şekilde okuyabilmelerini umuyorumdur: Bir omzumda Jo, diğerindeyse sen yani John ile, Harry Potter kitaplarında baştan sona kendini gösteren duygusal hakikati ve dürüstlüğü her bir satırda vermek için elimden geleni yapmıştım. Elbette işin zor tarafı satırların arasındaki alt metin, bakışların nasıl duygu taşıyabildiği ve bir senaryoda hakikaten iç monoloğu yakalamanın imkânsızlığı. Düzyazıda birinin kendini nasıl hissettiğini yazabilirsiniz, oyunda da oyuncular iç monoloğu yüzleriyle verirler.. Ayrıca sahnede bir sürü sihirli şey ver ki bunları açıklayamam, yoksa gösteriyi izlemenin heyecanının kaçırır ve Jamie Harrison’ı (İllüzyon ve Sihir) Sihirli Çember dışı bırakır! Belki kendi kafalarında oynayabilirler? Belki benim gibi delilik edip bir kafede oturur ve tüm rolleri oynarlar? Sence nasıl okumalı insanlar?

3 Şubat 2024 Cumartesi

O.K. Musti, Türkiye Tamamdır*


 

Oydan kelgen on börim,

Kırdan kelgen kırk börim

Kırk börinin işinde, 

Könek batkı kökbörim.


(*)”Ovadan gelen kırk kurdum,

Kırdan gelen kırk kurdum,

Kırk kurdun içinde,

Kova başlı bozkurdum


Kazak oynaması, 1944

… .. 

“Babası, Selahattin’in gönlünde annesine yenikti. Hele de askeri okula gidince onun hakkında ne anlatacak bir anısı, ne de kişiliğini değerlendirebilecek verileri olduğunu keşfetti. Müzmin bir muhalif miydi, bahtsız bir yurtsever mi, karar veremiyordu. Oysa adamcağız, gencecik dedesini Sarıkamış’ta Enver Paşa’ya, babasını Batum’da Halife’ye sırt çevirenlere şehit vermiş, “Ailemde tek bir dul yoktur ki, kocası yatağında ölmüş olsun,” diyen birkaç kuşaklık bir yetimdi.

“Babasından bahsedilmesinin asıl nedeninin, dindar bir kasaba esnafıyla bir askeri okul öğrencisinin dünya görüşlerinin kaçınılmaz farklılaşması olduğunu sanmıyorum. Alaattin Efendi, beş vakit  namazını hiç kaçırmazmış, Kayseri'de Kuranların toplatıldığı haberi Erzincan’da yayıldığında, Cumhuriyet’e de, Meclis’e de alenen sövmüş. Ancak , Kemal Paşa hayatta olsaydı, bunu yazmazdı’da dermiş. Partililer, Kuran’ın değil, eski yazılı vesaikin toplatıldığını iddia ederlermiş; ‘Ne yapsın hükümet? Eski yazı toplatılsın ki, yeni yazı hızlansın.’ Deyin ki, öyle’ dermiş Selahattin’in babası, ‘Kuran’dan başka eski yazı