22 Mart 2016 Salı

50’sinde Erkek *

Yola Girmek mi, Yoldan Çıkmak mı?
-Yazar eserinin önsözünde; “... .. “50! İktidarın zirvesi: Erkek güç, kariyer, hayat tecrübesi anlamında kendi zirvesinde bayrağı eline alırken, bir yandan da o güne kadar tanımadığı rahatsız bir duyguyla yüz yüze gelmeye başlıyor... Bu satırları okumak için “yakın gözlüğü” takmak zorunda olması gibi. Veya mekik çekmeyi alışkanlık haline getirmiş biriyse bile karın kaslarının gevşemeye yüz tuttuğunu anlaması gibi... İlk 50 yaş chech-up’ına girdiğinde o ana kadar sadece “erkek şakalarında” adı geçen prostat muayenesiyle karşılaşması gibi... Son otuz yılında pek de düşünmeden tadına vardığı cinsel gücünün yavaş yavaş elinden gideceği korkusuna kapılması gibi...” vurgusu yapıyor. Kitap 160 sayfa. Önsözün devamından ve sonraki bölümlerinden kısa alıntıları paylaşalım:
-“50 yaşına kadar ne öğrendiniz?” sorduğum bir erkek, “Hayatı kadınların yönettiğini öğrendim,” cevabını veriyordu. “Tahterevallinin iki tarafında da kadın oturur. Anne ve eş. Erkek bu tahterevllinin taraflarından biri değildir, ortada bir o yana bir bu yana kaykılır durur...”
-Tahterevellinin dengesinde duran erkeklerden bir kısmı, 50’sinden sonra o tahterevalliden inecek cesareti kendinde bulabiliyor.

-... ..”Erkekleri konuşturmanın kadınları konuşturmaktan farkı neydi?” diye soranlara cevabım bu sayfalara sığmaz.... Gördüm ki, erkekler parçalı parçalı düşünüyor, bir konudan diğerine daha hızlı atlıyorlar. Bu yüzden “50’sinde Erkek” filminin kurgusu epey zamanımızı aldı. Ne tuhaf ki, erkekler konuşurken bir açılıyor bir kapanıyorlardı. ... ..

*50’sinde Erkek – Tuluhan Tekelioğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder