3 Mart 2016 Perşembe

Sofi’nin Dünyası *

Felsefe tarihi üzerine bir roman
Kitabın ilk sayfalarında “Goethe”den yapılan alıntı okuacaklarınıza ilişkin ip uçları veriyor. “Üç bin yıllık geçmişinin hesabını yapamayan insan günübirlik yaşayan insandır.”
Yazar Jostein Gaarder (1952) Norveçli bir felsefe öğretmeni. Kitap 592 sayfa. Kısa alıntıları paylaşalım:
-Kimsin? ...
-Sen bensin, dedi.
Cevap alamayınca cümleyi tersine çevirip:
-Ben senim, dedi. ... ..
-... .. Kim olduğunu bilmemesi garip değil miydi?  Dış görünüşünü kendinin belirleyememesi de akıl alır şey değildi? Kendi oluvermişti işte. Arkadaşlarını seçmek elindeydi ama kendi kendisini seçememişti. İnsan olmak bile onun fikri değildi!
-İnsan neydi?
-... .. sanki aslında bir kuklaymış da birisi bir büyü yapmış, böylelikle yaşayan bir canlı olmuş gibi hissetti endini.
-Şu an dünyadaydı işte ve garip değil miydi, böyle mthiş bir masalda yaşıyor olması? ... ..
-Sofi varolduğunu düşünürken aklına hep de böyle varolmayacağı geldi. .. ..
-Ölümden sonra hayat var mıydı? Kedinin bundan da haberi yoktu herhalde. ... ..
-... .. birgün gelip yok olacağını düşündüğünde, yaşamın ne kadar değerli olduğunu anlıyordu. Madeni bir paranın bir ön bir arka yüzünü döndürüp duruyordu sanki. Bir taraf ne kadar büyük ve belirginse, öbür taraf da o kadar büyük ve belirgin oluyordu. Yaşam ve ölüm madalyonun iki yüzüydü.
-... .. Yaşamanın ne güzel bir şey olduğunu anlamak için hasta olmanın gerekmesi ne üzücü bir şeydi! ... ..
-... .. Kâğıtta, Dünya nasıl meydana geldi? diye yazıyordu. ... ..
-... .. Ah, bir bilseydi! Dünya’nın koca evrende küçük bir gezegen olduğunu biliyordu. Ama ya evrenin kendisi nasıl meydana gelmişti?
Tabii ki evrenin her zaman varolduğu düşünülebilir, o zaman da bu soruya cevap aramak gerekmez mi? Ama bir şey her zaman varolabilir miydi? ... .. Varolan her şeyin bir başlangıcı olmalıydı... ..
-“Kimsin?”
-“Dünya nasıl meydana geldi?”
-... ..  “Felsefe kursu. Çok dikkatli davranınız,” ... ..-... .. Felsefeyle tanışmanın yolu bazı felsefi sorular sormaktan geçer:
Dünya nasıl yaratıldı? Olan bitenin ardında bir güç ve bir anlam var mı? Ölümden sonra hayat varmı? Niye böyle sorular sormalıyız aslında? Hepsinden önemlisi: nasıl yaşamalıyız?
Mitler
... iyi ve kötü güçler arasında nazik bir denge
-Mit, yaşamı açıklamaya yönelik tanrısal anlatıdır. ... ..
Doğa filozofları
-... .. Her şeyin temelini oluşturan bir öz madde var mıdır?
... ..
Toprak ve su nasıl yaşayan bir kurbağaya dönüşebilir? ... ..
-... .. Tüm filozofların üzerinde anlaştığı nokta, bütün bu değişimlerin arkasında belli bir özün olması gerektiğiydi. ... ..  Her şeyin ondan gelip ona döndüğü “bir şey” olmalıydı. ... ..
Miletos’lu üç filezof
-Bildiğimiz ilk filezof, Anadolu’da bir Yunan kenti olan Miletos’ta yaşamış Thales’tir. ... .. İ.Ö. 585 yılında bir güneş tutulmasını önceden saptadığı söylenir. ... ..
-... ..  Anadolu’da Ephesos’a Herakleltos (İ.Ö. 540-480)  doğanın en belirgin özelliğinin değişim olduğunu düşünüyordu. ... ..
Demokritos
Kader
Tarih ve tıp bilimi
-... .. Heredotos (İ.Ö. 484-424) ... ..
Sokrates
... en bilge kişi bilmediğini bilen kişidir...
Atina’da felsefe
... .. Düşünce tarihi, çok perdeli bir tiyatro oyunu gibidir. ... ..
Her şeyin başı insan
Sokrates kimdi?
Sokrates (İ.Ö. 470-399). ... ..
-... .. Bir filozof aslında çok az şey bildiğinin farkındadır. tam da bu yüzden hep, her zaman gerçek bilgiye ulaşmaya çalışır.Sokrates b u türden bir kişiydi. ... ..
-Sokrates’te tek bir şey bildiğini söylüyordu ve bu da hiçbir şey bilmediğiydi. ... ..
-Her zaman en korkulan kişiler soru soran kişilerdir. Sorulara cevap vermek o kadar sakıncalı değildir. Tek bir soru bin cevaptan  daha güçlü olabilir.
-“Kralın yeni giysileri” masalını biliyor musun? Bu masalda kralın üzerinde aslında giysi falan yoktur, ama maiyetindekilerin hiçbiri bunu ona söylemeye cesaret edemez. Birdenbire bir çocuk kralın çıplak olduğunu haykırır. ... .. Sokrates’te  biz insanların ne kadar az şey bildiğini söyleyecek kadar cesurdu. ... ..
Atina
Platon
Platon’un Akademisi
-... .. Platon (İ.Ö.427-347)... .. Platon’un Akademisi’nde felsefe, matematik ve beden eğitimi dersleri veriliyordu.”Ders” sözcüğünü kullanmak belki de yanlış olur. Çnkü platon’un Akademisi’nde en önemli şey konuşma idi. Platon’un yazı tarzının diyalog olması da bu yüzdendir.


*Sofi’nin Dünyası – Jostein Gaarder

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder