İslam coğrafyasının
kanlı yüzyılı siyasi olaylar, aktörler ve oyunlar
Kitabın
arka yüzündeki tanıtım bölümünde; “Hüsnü Mahalli’yi atv haber yılarından, yani
20 yıldır tanırım sözleri ile başlıyo Ayşenur Aslan. BU süre boyunca,
Türkiye’nin ve dünyanın nice halne tanıklık ettik. O tanıklıklarla tarihin
müsveddesini tuttuk. Bir yandan da sayısız meslekdaşımızın, tarihin çöplüğüne
gömüldüğünü seyrettik. Gerçek yerine iktidarın,paranıngücün yanında olmayı
seçmişlerdi. Gördüklerini görmemeyi ve susmayı tercih etmişlerdi.İşte böyle bir
Türkiye’de, gün geldi, birlikte program yapmaya karar verdik. Ama sadece
Türkiye’yi değil, dünyayı konuşacaktık.İyi de hangi dünyayı? Maniki,
Çingenecede “hahpe” anlamına geliyor. Yunanca da ise “belalı”... Öyle ya da
böyle , maniki, dünyanın her köşesindeki yoksulların isyanı gibi. Programımızın
adını da bu yüzden MANİKİ DÜNYA koyduk.
Bu yaşlı gezegenin ve özellikle bu zavallı coğrafyanın insanlarını anlatmak,
onların haline tercüman olmak istedik. Hüsnü Mahalli, dünyanın en yoksul
ülkelerini gezip tanımış, onlardan birinde doğmuş ve şimdide “ir dünya
vatandaşı” olarak Türkiye’nin tradejisini paylaşan bir gazeteci.Onun anıları
elbette isyanın da sesi olacaktır.
Tanıtımın
devamında ise “Arabistanlı Lawrens 100 yıl önce Ortadoğu’nun haritalarını
çizdi.... Maniki dünyanın bir yerinde. İslam coğrafyasında. “Müslümanım “
diyenlerin İslamın “yapma” dediği her türlü rezilliği yaptığı topraklar. Hıra,
şehvetle ve gaddarlıkla. Daha fazla kan, acı ve gözyaşı kimin umumrunda?
Saddam, Mübarek, Alyev, Elçibey, Kaddafi, Hariri, Arafat, Kral Hüseyin.
Butaflika, alabani, Barzani, Ahmedinecad, Hatemi, bab ve oğul Esad’lar,
Koçaryan, Petrosyan, ve diğerlerinin hikâyesi.... Hepsiyle konuştıum. Birçok
ülke ve bir kadar savaş... Gidip gördüm.
Hikayeler anılar. Maniki dünyayı anlatmak için. Oturup yazdım.işte. Dünya
maniki olmasın diye.
-Kitap
299 sayfa. temel özelliği Osmanlı çöküşünün başladığı yıllardan itibaren acını
hakim olduğu Arap coğrafyası ve çevresindeki topraklarda günmüzde de giderek
artan acıların arka planına ışık tutuluyor. Televizyonlarda izlediklerimizin (bayramlaşma
sahneleri, patlamalar, yokluk ve sefillik arasına sıkışmış insanlığın acınası
haline film seyreder gibi bakmak durumunda kalışımız... ... aslında Osmanlı’nın son dönemlerinde
hazırlanan senaryoların nasıl sahnelendiği kannati ile bugünü anlamaya çalışıyorsunuz.
Hüsnü
Mahalli aslında duruma isyan eden içten ve çığlıkları ile farkındalık ortaya
çıkarmayaçalışıyor.
Kitapta
en çok dikkat çeken özellik; coğrafi uzaklıklarına rağmen daha 19. yüzyılın
başlarında batılı yabancıların
kitaba konu coğrafya da sürekli olarak yaptıkları çalışmalar “bunların ne işi var buralarda “ dedirtecek kadar; hatta romanlarına konular çıkaracak casusların kaynadığı toprakların dünü ve bugünü anlatılıyor. Büyük resmigörmeye çalışıyorsunuz okudukça...
kitaba konu coğrafya da sürekli olarak yaptıkları çalışmalar “bunların ne işi var buralarda “ dedirtecek kadar; hatta romanlarına konular çıkaracak casusların kaynadığı toprakların dünü ve bugünü anlatılıyor. Büyük resmigörmeye çalışıyorsunuz okudukça...
Kısa
alıntılarla paylaşalım:
-...
.. Cerablus ile Karkamş birlikte anılır. Zaman zaman da ön plana çıkar.
Aralarındaki sınırı bazen tel örgülerbazen de 100 yıl öncesinde yapılan
Berlin-Bağdat Dmiryolu belirler. Birinci DünyaHarbi öncesinde Almanların, 1903’den
itibaren döşemeye başladığı demiryolu İngilizleri çok rahatsız etmiş ve
korkutmuştu.
İngilizler Basra örfezi’ne kadar ulaşması
planlanan demiryolunu engellemek için çok uğraştı. Lawrens ve Bell demiryolunun
engellenmesi, baltalanması ya da toptan durdurulması için Cerablus, Aynelarap (Kobani)
ve bölgedeki yerel ilişkilerini yoğun bir şekilde kullandılar...
-...
.. Benim ilk okul arkadaşlarım arasında Arap,
Türkmen, Hristiyan, Ermeni ve hatta addının İbrahim olduğunu hatırladığım
bir de Yahudi vardı. Babası
kasabanın tek tuhafiyecisi olan İbrahim 1960 yılının yazında tatile gidiyoruz.
dedi ve ortadan kayboldu. Meğer Türkiye’ye geçip oradan İsrail’e uçmuşlar. Mossad her zaman bu işi çok iyi
örgütlüyor. Dünyanın neresinde Yahudi varsa onlara ulaşıyor ve İsrail’e göç
etmeleriiçin genellikle ikna etmeyi başarıyor. 1947’de İsrail
Devleti kurulmadan önce dünyanın dört bir tarafından taşınıp Filistin’e yerleştirilen
Yahudiler gibi. Oysa hepsi binlerce ya da yüzlerce yıldır yaşadıkları
toprakların bir parçası olarak rahat ve mutlu idiler. Din ve dinbe bağlı
Siyonist siyasal ideoloji nları başka insanların toprağı olan Filistin’e
taşımaya ve oerada yaşayan toprağın
gerçek sahiplerini öldürmeye yetmişti.Öldürmek onlarn kaçınılmaz saplantısı
haline dönüşüyordu. Çünkü nerede olursa olsunlar Siyonistler onları bulup örgütlüyor
ve “Allah Filistin’i bize verdi biz de gidip kanla almalıyız” diyordu.... ..
Yahudileri örgütleyen Siyonist hareket
Osmalı’ya çok büyük ilgi göstermişti. Bu çaba içinde Siyonistler Abdülhamitten
Filistin’i satın almak için çok uğraşmışt. Tam anlamı ile başarılı olamayınca
Yahudilere Filistin’de sınırlı yerleşim hakkıtanıyan Abdülhamit’i deviren İttihat ve Terakki ile İngilizlerden medet
umdular. İttihat ve Terakki yönetimişnde birçok Yahudi vardı. ve 27 Nisan
1909’da Abdülhamit’i tahttan indiren Meclis_i Mebusan kararını ona bildiren
kişi Selanik mebusu Yahudi Emanuel Karasu’ydu.
-Osmanlı’nın Arap coğrafyasından
çeekildiği 1918’de Filişstin’de Yahudi sayısı 50 bin cvarında iken, 1947’de
İsrail Devleti kurulduğunda bu sayı 650 bin olmuştu. Aralşık 1917’de Filitin’i
işgal eden İngiliz ordusu içinde 7 bin Yahudi gönüllü vardı. İngiltere ve
müttefiki ABD, Yahudileri Filistin’e taşımak için özel çaba harcadılar. ... ..
-Dünya tarihinde benzeri olmayan bu
karar ile İsrail Devleti kuruldu ve o
tarihten sonra bizim coğrafyada her şey İsrail için , İsrail’e göre kurgulandı.
ve öyle uygulandı. ve uygulanacak. ... ..
Çünkü İsrail asla barış yapmaz, yapamaz. Çünkü barış olursa dünyanın
dört bir yanından İsrail’e taşınan Yahudiler İsrail’in 23 bin kilometrekarelik
daracık ve suyu kıt coğrafyasında 6 bin kilometrekarelik alanda kurulması
gereken Filistin Devleti ile yanyana yaşamak zorunda kalacaklar.Oysa onlar “Nil’den Fırat’a kadar büyük Yahudi
devletini kurup dünyaya egemen olmak için”“Filistin’e gitmişti. nandıkları
Siyonist ideoloji ....
-Oysa Yahudileri denize döken ya da onlara kötü davranan Arap ve
Müslümanlar değil, her zaman ve her yerde Batılı Hristiyanlar olmuştur. Çünkü
Hristiyanlarınpeygamberi İsa’yı çarmıha gerenler Yahudilerdir. Hitler ise katı
bir hristiyan’dı. Tarih elişkilerle doluydu.ve herkes tarihiişine geldiği gibi
biçim ve oranda yorumlayabilir!
Lawrence ve
Cerablus’ta aşk
Lawrence’ın Cerablus
maceraları
-... .. Lawrence’nin Cerablus’ta karşılaşıp tanıştığı ve uzun süre
sohbet ettiği tek İngiliz kadın Bell değildi. Lawrence Halep’te kaldığı sık sık
gidip kaldığı Barons Oteli’nde ziyaret ettiği nem-ı diğer yazar Agatha Christe ile dost olmuş ve
Cerablusta kendi evinde misafir etmiş.
... .. kocası arkeolog olan Agatha
Şark Ekspresinde Cinayet adlı romanının ilk bölümünü Cerablus’ta kendi
yaşıtı olan Lawrens’ın kaldığı Fırat manzaralı evinin balkonunda yazmış. ....
Cerablus’ta Ermeniler
27 Mayıs devrimi
Türkiye’ye gelişim
Hama katliamı
Sabra ve Şatilla
katliamları
Kaddafi ve Erbakan
Kaddafi ve Mandela
“Arap Baharı” bir
palavra
Tipik bir ortadoğu
Kaddafi’nin Brüsü
Irak-İran savaşı
PKK’lı denklem
El-Cezire operasyon
merkeziRadikal İslamcılarmı!
Babil’i unutmamak
gerekir
-... ..Babil Yahudiler için çok daha önemliydi. Yahudilerin tüm dinsel
kitaplarında babil ile ilgili uzun uzun hikâyeler var. O hikâyelere göre Yakup
Peygamber bail’de yaşamış ve MÖ 600 civarında Nüsaybin üzerinden Kenan diyarı
yani Filistin’e göç etmiştir. ... .. Nil’den Fırat’a kadar büyük İsrail
devleti. Nil Mısır’ın ortasından geçer. Fırat ise Irak’ı ikiye bölerek Dicle
iel birlikte Körfez’e akar.Yani Yhudiler Mısır’ın yarısı ile birlikte
Filistyin, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak’ın yarısı ile Anadolu’nun güneyini
istiyorlar.Çünkü onlar bu toprakları Allahın
kendilerine verdiğine inanıyorlar. .... ..
*Maniki
Dünya İslam coğrafyasının kanlı yüzyılı siyasi olaylar, aktörler ve
oyunlar – Hüsnü Mahalli
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder