8 Eylül 2021 Çarşamba

İkinci Eş Serüveni*

… .. Leyla açıklamaya çabaladı. “Türkiye'de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olabilirsiniz, ama Türk olmak için, en azından genel kullanım açısından anadilinizin Türkçe olması ve Müslüman olmanız gerekir. Bir Rum, Türk Ermeni’si ya da Yahudi’si  Türk sayılmaz- Türkiye’de bu kadar az sayıda kalmalarının nedeni de bu zaten. Kürtler ise sınırda; onlara iltifat olsun diye Türk diyorlar ama çoğu bunun tam tersinden yorumluyor.”

“Valla ben İngiliz’im”, dedim. Annem İngiliz’di, babam da öyle, ama Manş Denizi'nin öbür yanında doğmuş ve  hayata Belçikalı molarak başlamıştı. Annesi onu Katolik yetiştirmişti, ama babası Hintliydi, Hindu değil, bundan epey emin değilim. Onu hiç tanımadım. Birinci Dünya Savaşı’nda ölmüştü.

… ..

“Ragıp Paşa, sanıyorum. Sultan’ın özel sekreteriydi. Mesele o değil. Görmüyor musunuz? Sütkardeşi İsmet’in birka. gece artarda ona hikâyeyi okuduğunu varsaynalıyız, öyle ki Abdülhamid iyice meraklanıp bir kez de kendisi yeniden okumuş. Bunu neden yaptığı naçık değil. Kendi kendine şun u söylüyor; Sherlock Holmes Ormstein Hanedanlığı’ndan tahta talip biri için kendini alçaltabiliyorsa, çok daha şanlı olan Osmanlı Hanedanlığı’nın başına mutlaka hizmet verecektir. 

“Ne demek bu?” 

“Bohemya’da Skandal’ Abdülhamid’e İngiltere’nin en önde gelen ve en büyük dedektifini işe almayı ilham etmiş.” “İmkansız bu.” Yüzüm kızarmaya başladı. “Biliyorum… ben … rol yapıyorum. Bunların hepsi Oyun’un bir parçası. Ama Abdülhamid gerçekten inadı mı ki?..”

“Abdülhamid bir hayal dünyasında mı yaşıyordu? Eleştirenler onu paranoyak saplantıları olmakla itham ediyorlardı. Ama yok, eminim Sherlock Holmes’ün etten kemikten bir insan değil bir kurgu kahramanı olduğunu anlamıştı. Bu gerçek neden kontrolsüz kudreti olan bir hükümdarı uygun gördüğü bir şeyi yapmaktan alıkoysun. Abdülhamid Sherlock Holmes’ü gayet özel bir nedenle görevlendirmeye karar vermişti. Bundan kesinlikle eminim. Bu kararı ikimizin ailesi için de çok ciddi

sonuçlar doğurmuş olmalı.



Arthur Conan Doyle bir röportajında, en sevdiği Sherlock Holmes öyküsünün “İkinci Eş Serüveni” olduğunu söyler. Ne var ki böyle bir öykü yoktur ve ünlü dedektifin hayranları yıllardır bu muammayı çözmeye çalışmaktadır. Bu takıntılı okurlardan biri de Baker Sokağı’nda oturan bir doktordur ve Osmanlı uzmanı akademisyen Leyla Arslan’la birlikte kayıp metnin peşine düşer. Gizem Buckingham Sarayı’na uzanırken, arayışları beklenmedik başka sırları da açığa çıkaracaktır. 

Uzun yıllardır Türkiye’de yaşayan gazeteci Andrew Finkel, ikinci Eş Serüveninde tarihin en ünlü dedektifi Sherlock Holmes ile onun büyük bir hayranı olduğu bilinen II. Abdülhamid’i bir araya getiriyor. Bir katilin yerine bir metnin peşine düşen bu sıradışı dedektiflik romanı, iç içe geçen hikâyelerle bir labirent anlatıya dönüşüyor.





 



*İkinci Eş Serüveni & Andrew Finkel

Everest Yayınları 

Birinci Basım: Ağustos 2019 


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder