-Gülmek
için okuyacağınız kitap 142 sayfa. Kısa bölümler halinde anlatılan öyküler bir
solukta okunabiliyor. Aslında günlük
hayatta karşılaştığımız komk tarflarımıza şahit oluyorsunuz. Kısa alıntılarla
gülümseyelim....
... ..
-Çay mı,
kahve mi?
-Teşekür
ederim, ben içmeyeceğim.
-Yooo...
Vallahi olmaz, bir çayımızı için...
Çaylar
geldi. Ağır ağır yudumluyorum ki, zaman kazanayım.
-Her çay
yudumunda içimden bir tepki ile zorlanıyorum. Dokuzuncu bardak çaydan sonra
birdenbire her yanımdan ter boşadı. Terle öbürü arasında pek büyük fark yoktur.
Terleye terleye belki rahatlarım. Boncuk boncuk ter döktüğümü gören avukat,
-Siz
rahatsızsınız, dedi.
-Çok, hem
de nasıl...
... ..Hep
birden ısrar ediyorlar.
-İçin,
için...
-Elimden
gelse ben sünger, kurutma kağıdı yutacağım.
Hemen
hemen zorla bana hapı yutturup üstüne bir bardak suyu da içirdiler.
-Ben o bir
bardak suyu da içince,
-Dayanamıyorum,
dışarıya çıkacağım... dedim.
-... ..
Ayağa kalkıp sendeledim. Birisi içeri girdi:
...
..Oooof yarabbim, hayatta ne büyük acılar varmış. ... .. Onuncu bardaktan sonra
içimdeki zonklama büsbütün vücuduma yayıldı, şakaklarım zonklamaya, yüreğim
hızlı hızlı atmaya çarpmaya başladı.
-Artık
utanma falan kalmadı. Helanın neresi olduğunu bilsem gideceğim.
-Tuvalete
çıkacağım... diye inledim.
Birbirlerine
baktılar:
-Hela
mı?...
-Büyük
caminin avlusunda var ama epiyi uzakçadır.... ... Buruşuk suratımla gülmeye
başladım... ... .. Hem koşmak istiyorum, hem koşamıyorum. Bacaklarım birbirine
yapışık, ayaklarımın diz kapaklarından aşağı kısmıyla çabuk çabuk yürüyorum...
...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder