4 Temmuz 2015 Cumartesi

Gözüne gözlük *

-Gülmek için okuyacağınız kitap 142 sayfa. Kısa bölümler halinde anlatılan öyküler bir solukta okunabiliyor.  Aslında günlük hayatta karşılaştığımız komk tarflarımıza şahit oluyorsunuz. Kısa alıntılarla gülümseyelim....
... ..
-Çay mı, kahve mi?
-Teşekür ederim, ben içmeyeceğim.
-Yooo... Vallahi olmaz, bir çayımızı için...
Çaylar geldi. Ağır ağır yudumluyorum ki, zaman kazanayım.
-Her çay yudumunda içimden bir tepki ile zorlanıyorum. Dokuzuncu bardak çaydan sonra birdenbire her yanımdan ter boşadı. Terle öbürü arasında pek büyük fark yoktur. Terleye terleye belki rahatlarım. Boncuk boncuk ter döktüğümü gören avukat,
-Siz rahatsızsınız, dedi.
-Çok, hem de nasıl...
... ..Hep birden ısrar ediyorlar.
-İçin, için...
-Elimden gelse ben sünger, kurutma kağıdı yutacağım.
Hemen hemen zorla bana hapı yutturup üstüne bir bardak suyu da içirdiler.
-Ben o bir bardak suyu da içince,
-Dayanamıyorum, dışarıya çıkacağım...  dedim.
-... .. Ayağa kalkıp sendeledim. Birisi içeri girdi:
-Otobüz hazır beyefendi, sizi bekliyoruz. Kalkacak... ..
... ..Oooof yarabbim, hayatta ne büyük acılar varmış. ... .. Onuncu bardaktan sonra içimdeki zonklama büsbütün vücuduma yayıldı, şakaklarım zonklamaya, yüreğim hızlı hızlı atmaya çarpmaya başladı.
-Artık utanma falan kalmadı. Helanın neresi olduğunu bilsem gideceğim.
-Tuvalete çıkacağım...  diye inledim.
Birbirlerine baktılar:
-Hela mı?...

-Büyük caminin avlusunda var ama epiyi uzakçadır.... ... Buruşuk suratımla gülmeye başladım... ... .. Hem koşmak istiyorum, hem koşamıyorum. Bacaklarım birbirine yapışık, ayaklarımın diz kapaklarından aşağı kısmıyla çabuk çabuk yürüyorum... ... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder