11 Temmuz 2015 Cumartesi

Şeytan ve Genç Kadın*

Medeniyetten uzakta bir köye gelen yabancı ve etrafındaki olaylarla başlıyor roman. İnsanın iç dünyasına göndermeler yapılan 167 sayfalık kitabın satırları arasında dolaşalım:
-Ahab gece boyu hançerini bilemiş. Savinuz sabah erkenden uyandığında Ahab’ı yan başında sızlanır bulmuş.
-‘Benden korkmuyorsun, beni yargılamadın da. İlk kez biiri, benim iyi biri olabileceğime, gidecek yeri olmayan herkese konukseverlik gösterebileceğime inanarak geceyi evimde geçirdi. Sen benim doğru davranacağıma inandığın için ben de öyle davrandım.
-“Ahab suç işlemekten o gün vaz geçmiş ve kendini o yöreyi değiştirmeye adamış ... ..”
, elini sokup altın küşçesini çıkardı. ... .. Altını eliyle tarttı, tahmin ettiğinden daha ağırdı, külçeyi temizleyince üzerine kazılmış birkaç işaret gördü, iki tane damga ve bir dizi de sayı vardı... .
-... .. Yabancı’nın  ssöylediği gibi mutlaka hayatının sonuna dek çalışmadan yaşamasına yetecek kadar olmalıydı. Ellerinin arasında hayallerini tutuyordu Chantal, hep arzulamış olduğu ve bir mucize sonucu eline geçen şeydi o. ... .. o an, Chantal’ın hayatındaki en önemli karar anıydı.
-Hayat, Chantal’’a hep adaletsiz davranmıştı. Babasını tanımıyordu, annesi lohusa yatağında ölüp gitmiş, Chantal’ı suçluluk duygusuyla baş
başa bırakıp gitmişti. ... ... Chantal’ın pek çok hayi vardı. ... ..
-Hayır altını götürmeyecekti. Bu bir dürüst olup olmama sorunu değildi; Chantal ansızın korkuya kapılmıştı... .. insan, nereye götürdüğü  belli olmayan bir yola girmekten, bilmediği tehlikelerle dolu bir yaşamdan, alışık olmadığı şeylerin bir daha dönmemek üzee kaybolabileceğinden korkar. ... ..
-İnsanlar hem her şeyin değişmesini isterler hem de her şeyin hiç değişmeden sürüp gitmesini ... ..
*Şeytan ve Genç Kadın – Paulo Coelho

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder