16 Ekim 2016 Pazar

Jan Dark *

Jan Dark ; Yüzyıl Savaşları boyunca İngiltere'ye karşı ülkesi Fransa'ya memleketi Lorraine'deki cephelerden başlayarak manevi anlamda büyük destek olan ve sonradan ünü Fransa'nın dört bir yanına yayılmış bir Fransız Katolik azizesidir. Fransa'nın kuzey doğusundaki Meuse Irmağı'nın üzerinde bulunan Domrémy köyünde 5 çocuklu bir çiftçi ailesinin ortanca çocuğu olarak doğdu. Babası Jacques d'Arc, köyün en önde gelen çiftlik sahiplerinden biriydi. 
12 yaşındayken St. Catherine, St. Margearet ve St. Micheal tarafından Fransa Kralı VII. Charles ile Yüzyıl Savaşları esnasında İngiliz hakimiyeti altındaki Fransa'yı koruması için vizyonlar aldığı söylemiştir. Aldığı vizyonların sıklaşmasının sonucunda yaşadığı dönemde çok riskli bir karar olmasına rağmen 16 yaşında evinden ayrılmıştır. VII. Charles ile görüşmüş ve Poitiers'de din adamlarından oluşan kurulda bir takım sınavlardan geçtikten sonra kral tarafından verilen izinle Fransa Ordusu'nda Orleans Kuşatması'na katılıp İngilizlere karşı savaşmıştır. Bir dizi zaferli savaştan sonra 23 Mayıs 1431 tarihinde, Compiègne'de İngiliz hizipleri tarafından yakalanıp İngiliz yanlısı Beauvais Piskoposu Pierre Couchon'un başkanlığındaki bir engizisyon mahkemesinde erkek giysileri giyip savaşan ve gaipten sesler duyan bir kâfir olduğunu öne sürülerek henüz 19 yaşındayken 30 Mayıs 1431 tarihinde Rouen kentinde 10.000 kişinin toplandığı Vieux-Marchè meydanında diri diri yakılmıştır. Ölümünden 490 yıl sonra öldürme kararını veren aynı kilise tarafından azize ilan edilmiştir. Jeanne D'arc, Fransa'nın Koruyucu Azize' si ve Orleans Bakiresi olur. Ve St. Denis, St. Tours Martin, St. Louis, St. Michael, St. Remi, St. Petronilla, St. Radegund ve St. Lisieux Thérèse  ile beraber önemli azizelerinden sayılır.
Ölmeden önce ve öldükten sonra adını korumak için görülmüş tüm mahkeme kayıtları bugün Fransa Millî Kütüphanesi'nde saklanmaktadır. Yaşadığı tarihteki diğer kişiler ile kıyaslandığında, hakkında en çok şey bilinen kişilerden biridir. Jan Dark bugünFransa'nın en önemli azizelerinden ve kutsal ikonlarındandır. Hayatı edebiyatta ve sinemada yoğun şekilde konu edilmiştir.
Cep kitabı büyüklüğündeki eser yazar Vedii İlmen’in kitabın arka yüzündeki tantımdan da anlaşılacağı üzere; Jan Dark’ın yaşam öyküsünün oyun biçimine Getirilmiş halidir.
Meraklısı için ilgi çekici bölümlerden kısa alıntıları paylaşalım:
Dördüncü sahne: Dekor, bir kale avlusu. Sahnenin sağ kenarında kule ve avluya açılankapısı, sol kenarında ise, kalenin dış kapısı görülür. Kuleden dış kapıya kadar mazgallar ve kulenin kenarından mazgala çıkan dar bir taş merdiven vardır. Bu sahneyi Jan Dark tek başına tirad söyleyerek oynayacaktır. Bu sahnenin amacı, Jan Dar’ın çektiği yürek acısını seyirciye ulaştırmaktır. Bu acı gülü bir kişinin içten acısıdır.
-Jan Dark, kale avlusunda bir aşağı bir yukarı gezinir.
JAN DARK: Prensin ablası da öldü. Herhâlde işim, bundan sonradaha da kötüye gidecek. Kısmetim bu kadarmış. O kadın sayeinde kalede serbestçe dolaşabiliyordum. Kimse bana ilişmedi. Zavallı kadın ne için erkek elbisesi giydiğimi bir türlü anlayamadı. Daha doğrusu kabul edemedi ama çıkartmam  için de bir zorlamada bulunmadı. İsa onu kutsasın. İyi kadındı! Kardeşi de onu severdi, onun sözünden çıkmadı ve o, ölünceye kadar beni İngilizlere teslim etmedi.

(Jan Dark birden duraklar. Durakladığı yer, kulye yakın ve mazgallara çıkan taş merdivenin yakınındadır.)

-JAN DARK: Fransa’danhiçbir haber alamıyorum. Kral benim için ne gibi girişimlerde bulundu?
Buralarda söylenenler, hibir girişimde bulunmadığı yolunda. Bu işi hiç anlamdım. Belki buradakiler beni üzmek için öyle söylüyorlardır.
-Ama beni  buradasevenler de var. Örneğin, Prensin ablası... O, kardeşinden birşeyler öğrenir , bana umut vermek için ssöylerdi. Demek ki söylenenler doğru. Kral bir girişimde bulunmadı.
-Ama  neden? Ben ona az mı iyilik ettim? Orleans’ı kurrtardım. Rems’i geri aldım. Kendisine taç giydirip Fransa kralı ilan ettirdim. Paris’i almadım diye mi, bana bunu yapıyor. Paris öteki iyiliklerimi unutturdu mu? Başka da bir kusurum olmasa gerek. ... ..
-Dördüncü Perde, Birinci sahne
-Dekor büyücek bir salondur. Salonda seyircilere doğru çapraz duran bir masaya beş kişi oturmuştur. Ortadaki baş papaz, diğerleri ise papaz giysisindedirler. O masaya dik konumda bir küçük masada zabıt jatibi sorulanları ve cevapları yazmaktadır.
... ..
-Başpapaz: Bak kızım! Sen sihirle, büyüle uğraşan bir kız olarak, cadılıkla, dinsel sapıklkla suçlanıyorsun. Suçunu kabul ediyor musun?
-Jan Dark: Hayır, ben suçsuzum.
... ..
-Başpapaz: Sen dini bir sapıksın.Doğru yoldaki bütün Hristiyanlar bilir ki, klisenin aracılığı olmadan kişilerin Tanrıya ve Tanrı buyruklarının kişilere ulaşması imkânsızdır. Buna mukabil sen kiliseyi ciddiye almıyosun.
-Jan Dark: Tanrının kiliseden izin almaya ihtiyacı yoktur. O istediğine buyruğunu ulaştırır. Anlaşıldı mı?
-Soldaki yargıç: Sus! Kes tantanayı bakalım!... Senin dediğin gibi olsa her Hristiyan, Hristiyanlığı işie geldiği, aklına estiği gibi uygular. Kaç insan varsa o kadar çeşit Hristiyanlık olur. Oysaki tek yol, tek kilise  ve tek din olmalıdır. Bunların dışına çıkmak sapkınlıktır.
... ..
-Jan Dark: Ben kiliseye, kişilerine ve kurumlarına tamamen saygılıyım ama gücümü Tanrudan aldığımı inkâr edemem. Kilise sizindir ne yaparsanız yapın.

... ..
*Jan Dark oyun – Vedii İlmen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder