11 Kasım 2015 Çarşamba

Anna Karenina *

Dünya klasiği olma özelliğini hakkaden bir eser. Sürükleyiciliği tartışılmaz. Tolstoy’un seksen iki yıllık yaşamının (1828-1910) yansımalarını hissediyorsunuz. Romanı okurken, başlangıçta kim kimdir konusunda ki zorlukları ilerleyen bölümlerde aşabiliyorsunuz. Kısa bir alıntı paylaşalım:
-... .. Aleksey Aleksandroviç, karısının Vronski’yle oturup heyecanlı heyecanlı konuşmasında, özel ve sakıncalı bir yan görmüyordu. Ama başkalarının bunu yakışıksız bulduğunu görünce, o da böyle düşünmüştü. Bu durumdan, karısına söz etmeye karar verdi.
-Eve dönünce, ... ..  karısıyla konuşması gerektiğine karar verdiği zaman, bu ona çok kolay, sıradan bir şey gibi görünmüştü. Oysa şimdi iyice düşününce, bunu yapmak zor ve rahatsız ediici geliyordu ona.
-Kıskanç değildi. Ona göre kıskançlık, kadına hakaret etmek demekti. Oysa güvenmek gerekiyordu. Neden güvenmesi yani her zaman karısının kendisini sevdiğinden emin olması gerekiyordu? Bunu hiç düşünmemişti. Ama şimdiye kadar hiç güvensizlik duymadığından, ona güveniyor ve güven duyması gerektiğini düşünüyordu. Şimdiyse, kıskançlığın utanç verici, güvenin de gerekli olduğuna inanmasına karşın, mantık dışı, kararsız bir durumda olduğunu hissediyor, ne yapacağını bilmi,yordu. yaşamla yüz yüzeydi, karısının başka birisini sevme olasılığını düşünüyor, bu daona tutarsız ve anlaşılmaz bir olay gibi görünüyordu; çünkü yaşamın kendisiydi bu.
-... .. Şimdi de her zaman üzerinden geçtiği köprünün yıkıldığını, uçurumun ayakları dibinde olduğunu gören bir adamın duymuş olduğu duyguya benzer bir duygu duyuyordu.  Uçurum kendi hayatı, köprü de Alekseey Aleksandroviç’in yaşadığı yapay yaşamdı. Karısının, bir erkeği sevebilme olasılığı, karşısına ilk kez çıkıyor ve bu düşünce dehşete düşürüyordu onu.
-... .. İlk kez ... .. onun da özel bir yaşamı olabileceği düşüncesi ona öylesine korkunç göründü ki, bunu hemen aklından kovdu. Bakmaya bile korktuğu uçurum buydu. ... ..
-... .. Ben düşmanlara ve tehlikelere seyirci kalan insanlardan değilim!... Düşünmeli, karar vermeli ve harekete geçmeliyim,” diye bitirdi sözlerini yüksek sesle. ... ..
-... .. 
-... .. Kiti, kucağında... .. çocukla her zamanki yerine rahatça oturduktan sonra kocasına:

"Sonunda onu sevmeye başladığına çok sevindim," dedi. "Çok sevindim. Ona karşı hiçbirşey hissetmediğini söylediğinde üzülmeye başlamıştım..." ... .. 
*Anna Karenina – Nikolay İlyiç Tolstoy 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder