11 Aralık 2019 Çarşamba

Kara Kutu*

... .. Başbakan Bülent Ecevit ile Atatürk Orman Çiftliği’nde bulunan Atatürk Evi’nde gerçekleştirdikleri görüşmeyi komisyon üyelerine anlatan Hasan Fehmi Güneş, “Mümkün değil, bu MİT bize istihbarat vermiyor, alamayacağız” dedim. Ne yapalım?’  dedi başbakan . Bir kişi getirmişti, Batı’da istihbarat eğitimi görmüş, sanıyorum ismi Mehet’ti, onu MİT’te görevlendirmek istiyordu başbakan. MİT’in amiri sayılan yer, o Mehmet’i MİT’te görevlendiremedi. Dedim ki: ‘Böyle yürütmemiz mümkün değil, yani devletin ne kadarını biz yönetiyoruz, egemenliğin ne kadarını ben kullanıyorum? Bunu bilmemiz lazım efendim!’ Bana, ‘Ne yapalım?’ diye sordu. ‘Değiştirelim’ dedim. MİT’i feshedelim, aynı kararnameyle yeni bir haber alma örgütü kuralım, ‘Bunu hiç konuşmamış olalım’ dedi. Olay budur...
... ..
Neler oluyordu?
... .. Anne sütü yerine süttozu kullanılması gibi... Süttozu 10 milyar dolarlık pazardı. Özellikle az gelişmiş ülkelerde anne sütü bırakılır ve bebeklerin süttozu alması sağlanırsa bu Pazar daha da genişleyecekti...
Burada parantez açamalıyım: Türk çocuklarının yakından bildiği ABD’nin süttozunun ne gibi yan etkilere sebep olduğu hiç ortaya çıkarılmadı. Bu konu gündeme bile gelmedi! Oysa... O dönem  ABD, Afrika’ya bedava süttozu gönderdi. Anneler, hem kolaylarına geldiğinden hem de daha sağlıklı olduğu empoze edildiğindenbebeklerini, emzirmeyi kesti. Ancak, ABD şirketleri zamanla süttozunu parayla satmaya başladı.
Daha kötüsü ise hiç açıklanmadı: Anne sütü alamayan bebekler yetersiz beslenme nedeniyle bağışıklık sistemi gelişmediinden hastalıklardan ölmeye başladı. Bu kez aşı dayatıldı! ABD’nin süttozu tuzağı çok ülke tarafından protesto edildi, etkin kampanyalar düzenlendi.Dünya Sağlık Örgütü açaıklama yapmak zorundabırakıldı: bebeklerin ilk altı ay sadece anne sütüyle beslenmesi şarttır!”
... ..Mesele sadece süttozuyla sınırlı değildi. Aslında bu, sağlığı iyileştirmek isteyen ülkelerle, sağlığı bozup ilaç satmak isteyenülkeler arasındaki kıyasıya mücadeleydi.
Sonuçta... Alma Ata’daki 1sermayenin tıbbına karşı, emeğin tıbbını öne çıkaran halkçı sağlık” bildirgesi ABD’nin hoşuna gitmedi.
Ki sadece Türkiye değil, İtalya ve Portekiz de ulusal sağlık sistemlerini sırasıyla 1978 ve 1979 yıllarında kurmaya başladı. Yunanistan buna benzer  bir yasayı hazırlıyordu. Dünya sağlık piyasası ABD’nin elinden çıkmak üzereydi. Buna tepkisi sert olacaktı...
Rockefeller neden sağlığın-tıbbın merkezindeydi?
Bugün bile tıp araştırmalarının sebebinin Rockefeller olduğunu öğrendiğinizde çok şaşıracaksınız.

*Kara kutu – Yüzleşme Vakti & Soner Yalçın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder