11 Aralık 2019 Çarşamba

Mutluluğun Sırları*

EvlilikteMutluluğun Sırları*
Evlenmek kadar evliliği korumak, evliliği korumak kadar eeşimizle mutlu olmak da şarttır. ... .. bir başka ayet-i kerime şöyle ifade etmektedir:”Onlar (kadınlarınız) sizin için bir libastır. Siz de onlar için bir libassınız.
Libas... yani elbise... erkek ve kadın; biri diğerinin örüsü. Her biri diğerini kötü yola düşmekten koruyan bir engel.
Aynı durumu bir İslam alimi de şöyle tespit etmiştir: İnsanın ihtiyacı ı en fazla tatmin eden kelbine karşı bir kalbin bulunmasıdır ki her iki taraf  sevgilerini, aşklarını, şevklerini birbirleriyle paylaşsınlar. Birbirlerine; lezzetlerde ortak, gam ve kederli şeylerde de yardımcı olsunlar. ... .. Ve eşler, ölüm onları ayırana kadar birbirlerinin “en önemli değerleri” olmalıdır.
Ayrıca Yüce Rabbimiz Kuran-ı Kerim’de “Mü’min erkek ve kadınlar birbirinin dostları ve yardımcılarıdır. (Tevbe-71) buyurmaktadır. Demek ki eşler birbiri için, en önemli, en değerli iki insandır. Yani birbirinin kusurunu arayan, ayıbını ortaya döken, küçük düşüren değil, birbirinin kusurunu örten, birbirini yükselten iki insandır. Birbirini tüketen deği, destekleyen, güçlendiren, yaşama sevinci veren iki insandır.Çiftlerin ortak ilgileri, ortak zevkleri olmalıdır. Onlar birbirlerine hakaret etmeden, bağırıp çağırıp küfretmeden farklı düşündüklerikonuları insanca konuşup, ortak bir paydada buluşabilmelidirler.
Monotonlaşmış İlişkileri Canladırın
Su dolu kazanda canlı canlı haşlanarak direnmeden ölen kurbağaların hikayesini hepimiz biliriz. Normal olarak kaynar suya atılan kurbağalar hemen dışarı atlayacak ve kurtulacaklardır. Ama bu kurbağalar atlamazlar ve direnmezler bile. Neden mi?Çünkü kazana atıldıklarında su ılktı, her şey güzeldi. Sonra sıcaklık yavaş yavaş yükselir. Su ısınır ... ısınır... ve kaynar. Tabiiki kurbağa, hayatından memnun bir şekilde ölür. İlişkilerimizin geldiği noktada aynı tavır ve davranışlar; monotonlaşmış, heyecanını kaybetmiş ilişlkileri beraberinde getiriyor. Mutlaka ilişkilere renk getirecek katkılara ve bizi kendimize getirecek şoklamalara ihtiyacımız var. Bu konuda neler yapılabilir:
Beklenmedik küçük sürprizler ve hediyeler.
Erkek ...
Kadın da , eşi eve gelmeden önce günlük kıyafetlerini çıkarıp daha alımlı bir halde güler yüzle eşini karşılaması, onun en sevdiği yemeği pişirmesi, tatlı ve yapııcı bir dille onunla sohbet etmei ve onu rahat ettirme çabası içine girmesi evlilikte mutluluğu beraberinde getirecektir.
Evlilikte cinselliğin önemini görün
... ..  Eşinizle bağ kurulmasını sağlayacak içtenliktir.
Cinsellik yakınlıkla ilgilidir
Evlilikte yaşanan sorunların temelinde bir çok çiftin “cinsel ilişkiyihayatlarından ayrı ya da bağımsız olarak görmeleri yatmaktadır. Oysa eşinizle iletişiminizde bozukluk varsa cinsel ilişkinizin güzel olması beklenemez. Cinsellik yakınlığın bir alt kümesidir. Yakınlığın bir kısmı zihinseldir; düşüncelerimizi, inançlarımızı ve bilgimizi paylaşırız. Aile danışmanı Zig Ziglar’ın ifade ettiği gibi: Başlıca cinsel organ beyindir. Eşinizle cinsel ilişkiniz istediğiniz gibi değilse çoğu örnekte “problem”in kaynağı cinsel ilişki değil, ilişkinin kendisidir. Cinsel ilişkinin güzel ve doyurucu olması için iki tarafın da sevi,ldiklerini, kullanılmadıklarını bilmeleri gerekmektedir.
Kendi itiyaç ve arzuları dikkate alınmadan kocasının istek ve arzularını karşılaması istenen bir kadın, kullanıldığı hissine kapılacaktır. İhtiyaç ve arzuları sürekli yok sayılarak sürekli reddedilen bir koca ise kendini küçük görmeye başlayacaktır.... ..
.... ..birbirini dikkate almayan, karşılıklı küçümseme ve aşağılamaların sergilendiği bir ortamda,... ..
Üzücü olan şu ki; evlendikten sonra iki taraf da “tapusu bende” anlayışına gömülüp gidiyor farkında olmadan ve birbirine daha güzel ve çekici görünmeyi gereksiz görmeye başlıyorlar. Dışarıya ”sosyal hayatın içine” çıkarken kendilerini daha güzel gösterme adına harcadıkları çabanın çok azını eşler birbirine daha çekici görünme adına harcıyorlar.... .. Mutlaka eşinizle ilişkinize dikkat etmeli onu kırmamaya ve ona güzel görğünmeye çaba harcamaısınız. ... ..
... ..
Zamanla kaybolan heyecanlarınızı yeniden kazanarak hayatınızı renklendirebilirsiniz. Evlilik uzmanları, uzun süredir aynı evde yaşayan  çiftlerin en fazla cinsel hayatlarındaki monotonluktan şikayetçi olduğunu ifade ediyor. Aynı yatağı aynı bütçeyi, aynı aileçevresini paylaşan eşler, bir süre sonra birbirini sadee “hayat arkadaşı” olarak görüyor.
Oysa bazı ipuçları sayesinde cicim aylarını yeniden yaşamanız mümkün. Sadece kendinize ve eşinize daha fazla zaman ayırıp özen göstermeniz gerekiyor. Eğer nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız aşağıdakiler kulak verin:
İstek vebeklentilerinizi konuşun
Önsevişmeyi bir hazırlık dönemi olarak planlayın
... ..
Birbirinizin olumlu yönlerini takdir edin
Eşinizi her fırsatta takdir edin. ... Nasıl bir durumla karşılaşırsanız karşılaşın eşimizin tarafını tutun, onun amigosu- teşvikçisi olun.
Eleştiride dikkat edilmesi gerekenler:
Eşinizi kesinlikle başkalarının yanında eleştirmeyin.... ..
Eşinizin ailesi hakkında eleştiri yapmaktan kaçının.
Eşinizin değiştiremeyeceği fiziki özelliklerinden dolayı eleştirmeyin ya da başkalarıyla karşılaştırmayın... ..


Erkekler; yeterli olmaya, başarı ve güce değer verirler. Her zaman kendilerini kanıtlama, güç ve becerilerini gelitirme uğraşındadırlar.
Kadınlar; Sevgiye, iletişime, güzelliğee ve ilişkilere değer verirler. Birbirlerini desteklemeye, yardımcı olmaya ve korumaya çok zaman ayırırlarKadınlar içim, kiisel duyguların paylaşılması hedeflereulaşmaktan ve başarılı olmaktan çok saha önemlidir. Birbirleriyle konuşmak ve iletişim kurmak onlar için başka bir doyum kaynağıdır.  .. ..
Kadınlar üzüntülü, heyecanlı, kafası karışık bitkin ya da umutsuz oldukları dönem bir arkadaşa, yoldaşa en çok ihtiyaç duydukları dönemdir.. Bu dönemde kendilerini dinleyecek birini ararlar.  Onlarduygularını paylaşarak sevgiye layık olduğunu ve gereksinmelerinin karşılandığını anlamaya başlarlar. ... ..
Erkelerin bunu anlaması kolay değildir. Çünkü erkekler kadınların aksine destek olmak için değil, bir karar vermek ya da bir sorunu çözmek için iletişim kurarlar. İşte bu farktan dolayıdır ki erkeler genellikle kadınların sık sık aynı şeyleri tekrar ettiklerinden şikayet ederler. Buna karşın kadınlar da eerkeklerindinlemediğini, tek başlarına hareket ettiklerini ve duygusuz olduklarını düşünürler.
Çözüm: ... ..
Erkeğin dinlemek istememesinin bir başka nedeni de, bir sonuç aramasıdır. Sonuç odaklıdır erkek.
Yardım önerileri kadının sevildiğini ve değer verildiğini hissetmesini sağlar. Buna karşılık bir erkeğe yardım önermekonun kendisin, beceriksiz, zayıf, hatta sevilmeyen biri gibi görmesine yol açabilir. Bir erkeğe o istemeden önce öneride bulunmak, onun ne yapacağını bilmediği ya da bunu kendi başına yapamayacağını ima etmek demektir. ... ..Bundan dolayı kadınlar eşlerine öğüt vermekten kaçınmalıdırlar. .. ..
Erkekler daha çok çözümlere önem verirler. Eğer bir şey işliyorsa, ona dokunmazlar. Yolunda giden bir şeyi rahat bırakırlar. Onlarda “Bozulmadıysa onarmama ne gerek var” düşüncesi hakimdir. Örneğin evlendikten sonra eşine onu sevdiğinmi sıklıkla ifade etmez erkek. Kadın da sık sık eşinin ağzından sevildiğini duymak ister. Bir yerde seminer katılımcılarımdan bir hanım paylaşmıştı: Eşi ilk evlendiklerinde onu sevdiğini ifade etmiş.Ama aradan üç yıl geçmesine ramen onun ağzından “seni seviyorum” sözcüklerini bir daha duyamamış ve bunun rahatsızlığını dile getiriyordu.Eşi dayanamadı ve aynen şunu ifade etti: Seni hala sevmeye devam ediyorum. İkide bir söylemenin ne lüzumu var.” Hatta muzip bir şekilde şunu da ekledi: “Kararımı değiştirirsem söylerim.”

Stres ve olumsuzluklar karşısında takınılan tavır
Erkek: Kızdığı zaman yalnız kalmak ister
Kadın: Küstüğü zaman üstüne gidilsin , konuşulsun ister.
... ..Çatışma sırasında kadın kızgınlığını ve kırgınlığını yoğun biçimde dile getirirken, erkek yüzleşmeden kaçar. Bu olguya teknik olarakistek/içe kapanma olumsuz tırmanma döngüsü (Deman/Withdraew Negative Escalation Cycle) denir.
... .. yaptıkları araştırmaya göre, erkeğin içe kapanma nedeni tehdit altındayken biyokimyasında oluşan dengesizliktir. Dengesizlik durumunda erkeğin ootonom sinir sistemi etkilenir. Böbrek üsüt bezleri adrenalin salgılamaybaşlar, kalbi dakikada yüz kez artar, terler ve kasları gerilir. ... ..
Yani ev içinde yaşanılan olumsuz bir durum karşısında kadın dişlerini göstererek saldıırıya geçince erkeğin otonom sinir sistemi tehlikeyi hisseder ve iki tarz mesaj gönderir; kaç ya da savaş. Kadınlarla savaşılamayacağını bildiği için  en iyisi kaç der ve kaçmayı tercih eder.

Erkeğin kavgayla yükselen kimyası, onun kaçış tepkisini vermeden önce şiddet kullanmasına da neden olabilir. Şiddet kullanmaya eğilimli erkeklerde bu olasılık daha da güçlüdür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder