1 Ekim 2014 Çarşamba

Kadın ve erkeğin biyolojik yapıları *

-Kadını kadın, erkeği erkek yapan özelliklerin bir kısmı özaelliklerin bir kısmı genler, bir kısmı da sosyal öğrenme ile kazanılır. Her iki cinsin de toplumsal rolünün önemli bir bölümü yaşadığı ortam ve kültürel öğrenme işle ilgilidir.  .... cinsiyet kimliğini oluşturan özelliklerin büyük çoğunluğunun genetik olduğunu biliyoruz.
-Bu durum çocukluktan itibaren böyledir.
-Meselâ kız çocukları, sözlü anlatım konusunda erkek çocuklardan daha öndedir. Aynı
zamanda, oyunu yapılandırma, iş birliği yapabilme konularında da erkek çocuklardan daha üstün oldukları.....
-Kızların “dişilik özellikleri” diyebileceğimiz sevimli, sıcak kanlı olma, romantik duygularının baskın olması, fare, böcek ve yılan gibi hayvanlardan korkmaları, kalıtım sebebiyledir.
-Erkek çocuklarının genlerine doğuştan yazılan sertlik, dikbaşlılık, kolay kolay yola gelmeme ve heyecanlarına ket vurma gibi farklı özellikler görürüz.
-İncelemeler, kız ve erkek çocuklarındaki bu farklılıkların biyolojik yapıyla ilgili  olduğunu ve buna bağlı olarak oyun çeşitlerinin de değişitiğini gösteriyor.  Kız çocuklarının romantik duygularını daha çok ön plana çıkaran bebeklerle evcilik oyunları oynamaları, erkek çocukların ise daha çok saldırganlık içeren oyunlar oynamaları, biyolojik faktörlerle açıklanmaktadır.
Bu durum, evrimsel psikoloji açısından şöyle ifade edilmektedir. İnsanlığın ilk çağlarında erkek ava çıkıp av etiyle ailesini beslemek zorundayken, kadın anne rolünde ve çocuklarını koruyup kollamak zorundaydı. Babanın evde olmadığı durumda annenin en ufak bir ses ve gürültüde tedbir alabilmesi için fazla cesaretli olmaması, hatta korku duygusunun gelişmiş olması gerekiyordu. Aksi taktirde çocuğu koruması mümkün değildi. Buna mukabil erkeğin saldırgan bir yapıya sahip olması, avcı karekterinin gereği olarak görülüyordu. Daha sonra kültürler oluştukça sosyal roller ortaya çıktı.
-Biyolojik bir özellik olarak herhangi bir kültürel olguda erkeğin olaya ilk yaklaşımı mantıki olurken, kadının bakış tarzını duyguları belirler. ...
-İki cinsin başarılı oldukları zekâ alanları biribirinden farklıdır. Kadının dil zekâsı ve sosyal zekâsı daha yüksekken erkeğin sayısal zekâsı daha gelişkindir. Bunlar genetik özelliklerdir, fakat geliştirilmeleri şarttır. Herkes kendi yeteneğini ilerleterek aradaki uçurumları kapatabilir.
-Bu durum, boş bir kağıda yazı yazmaya benzer. Bu noktada biyolojik olarak kadın ve erkeğin eşit olduğunu söylemek yanlıştır. Fakat biri diğerinden üstün değil, iki cins birbirinden farklıdır. Bir elmanın yarısı gibi ... Kadın kadın olduğu için aşağı, erkek de âlâ değildir. Bir bütünün tamamlayıcısı gibi kadın ve erkek birbirinin tamamlayıcısıdır.

Kadın Psikolojisi–Prof.Dr. Nevzat Tarhan*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder