26 Temmuz 2014 Cumartesi

Fransız devrimi & Osmanlı *

-Fransız devrimi, Ortadoğu’da ilk kez önmesenen bir Avrupa düşünce hareketidir. Bunun için de çok açık bir neden vardır. Bu, Avrupa’da düşüncelerin Hristiyan terimleriyle anlatılmadığı ilk büyük ayaklanmaydı. Hatta bazı savunucularına göre, Hristiyanlık karşıtı olduğu dahi öne
sürülüyordu.
-Müslümanların gözünde sekülarizm (laiklik) gibi bir şeyin çekiciliği yoktu, ancak başka bir şey çekici olabilirdi. Rakip bir dine ait olmayanve Osmanlı İmparatorluğu’nun geleneksel düşmanları tarafından karşı çıkılan bir hareket söz konusuydu.
-Ortadoğu halkları arasında, Fransız devrimci propagandasına ilk tepkiler, az oranda ve Hristiyan teba ile sınırlıydı.
-Ancak bunlar arasında düşünceler çok hızlı yayılarak kısa süre içinde imparatorluğun tebasıyla birlikte efendilerini de etkiledi. Dönemin Osmanlı yazarlarının bir benzetmesiyele, “yeni Frenk düşünceleri, yeni Frenk hastalığı gibi” yayılmıştı.
-İslam halkları arasında eşitlik, kardeşlik ve özgürlük tamamen yeni ve tuhaf düşünceler değildi. Kardeşlik -müminlerin kardeşliği- aralarındaki eşitlik gibi temel bir ilkeydi ve aristokratikya da etnik ayrıcalıklarla engellenemezdi.
-Avrupa’da gelişen olaylar, sınırlardaki değişiklikler ç.... Avrupa’dan ithal edilen yeni miliyetçilik ve yutseverlik düşünceleri ile birleşince .... özgürlüğün gücü artıyordu.
-Osmanlı İmparatorluğu’nda önem sırasına göre Müslümanlar, Rumlar, Ermeniler ve Museviler olmak üzere başlıca dört millet vardı. Tümü de yanlızca dini terimlerle tanımlanırdı.
-Doğal olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun Hristiyan halklarını Avrupalı düşünceler daha çok etkiliyordu. Bu yeni güçlü ve milliyetçilik düşünceleriyle, sırasıyla Yunanlılar, Sıplar, öteki Balkan hakları ve son olarak da Ermeniler karşılaştı. .... XIX. yy’da Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Hristiyan azınlıklar üç farklı uzlaşmaz .... hedefe yöneldiler. .... Müslüman çoğunlukla aynı haklara sahip eşit yurttaşlık, bu hedeflerden biriydi.
-Avrupalı devletler , bazı durumlarda kendi ülkelerindeki uygulamalarla çelişkili olsa da ... eşit yutttaşlık fikrini Türkler’e dayatıyorlardı.
-Yanlızca yeni düşünceler yüzünden değil, yeni refah düzeyi nedeniyle de eski eşitsizlikler kabul edilemez oluyordu.
-Hristiyan azınlıkların giderek daha fazla bir ilgiyle yöneldikleri ikinciş hedef .... bağımsızlık ya da kendi milli toprakları üzerinde özerk olmaktı.
-XIZ. Yy’da ve XX. yy başında ilk önce Sırplar ve Yunanlılar, daha sonra Balkan Yarımadası’nın öbür halkları, kendilerinin milli toprajklara olarak kabul ettikleri yerlerde egemen baağımsız devletler kurmuşlar ve hem Osmanlılar’ın hem de komşularının topraklarına göz dikmişlerdi.
-Asya’daki Osmanlılar’a ait toprakların hemen hemen her yerinde azınlık statüsünde olan Ermeniler’in durumu daha da zordu. Balkan halklarının, daha sonra da Arap ve Museviler’in tersine Ermeniler, Sovyetler Birliği yıkılıp eski Sovyet Ermeni Cumhuriyeti bağımsızlığını alıncaya kadar modern çağlarda hiç egemen devlete sahip olmamışlardı.
-Üçüncü hedef ise; .... kendi dini yasalarını devam ettirme .... eğitim sistemlerini kendi dillerinde .... kendi farklı kültürlerini sürdürme  haklarını korumaktı.

Ortadoğu – Bernard Lewis*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder