19 Ağustos 2014 Salı

Belki 1990’larda mümkündü*

2000’lerde artık mümkün değil
-Elbette hiç kimsenin suç işleme tekeli yok. Hiç kuşkusuz elde silah dağda dolaşanın karşısında devlet seyirci kalamaz. Bir elde silah, bir elde zetin dalı siyaset yapmanıza izin verilmez. Bütün bunlar genel doğrular.
-Ama meselenin bir de “ama”sı vardır. Bugün Türkiye’de PKK’ya sadece terör örgütü demekle, Öcalan’a teröristbaşı demekle bir yere varılamaz. Bunca yıl nasıl varılamadıysa, bundan sonra
da varılamaz.
-Barış kapısının açılması .... bunun ötesinde de değerlendirmekle mümkün olabilir.
-Türkiye Kürt realitesi ile bunu gereklerini yıllar yılı kabullenmediği içindir ki, sahneye PKK çıktı. Devlet, Kürt sorununu yok saydığı, sorunu sadece bir güvenlik meselesi olarak gördüğü için yıllarca kan ve gözyaşı aktı.
-İşte bu bir süreçtir, PKK’yı sahneye çıkaran ve Kürt sorunuyla iç içe geçmesine yol açan.
-Şimdi devletle hükümet, görebildiğim kadarıyla yeni bir yanlışın içinde. Sanıyor ki, Kürt sorunuyla PKK birbirinden ayrılabilir. Sanıyor ki, PKK’yı dağda, KCK’yı şehirde kovalayarak barışın yolu açılabilir.
-Açamaz. Belki 1990’larda bu mümkündü. Ama 2000’lerde artık mümkün değil. Yaşadığımız kanlı süreçte PKK, Kürtlerin içinde kök saldı, toplumsal tabanını genişletti, örgütlenmesini ‘sivil toplum’la ete kemiğe büründürdü. Bu gerçek görmezlikten gelinerek barış yolunda yürünemez.
-Bu ülkede devlet ve siyasal iktidarlar yıllar yılı olayların peşinde sürklendiler. ‘Kürt realitesi’ni görmeyerek Türkiye’nin kalkınmaya, insanının mutluluğuna ayrılacak kaynaklarını savaçta heba ettiler.
-Aynı hataya bu defa ‘PKK realitesi’ni gözardı ederek ve yine olayların peşinden sürüklenerek düşülürse yazık olur.
*Barışa Emanet Olun – Hasan Cemal


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder