-....insanların
bir kitabı kapağına göre değerlendirdiklerini anlamayı – ve Apple’ın bütün
kutularının ve ambalajlarının içeride güzel bir mücevher bulunduğunun sinyalini
vermelerini sağlayamaya özen göstermeyi öğretmişti. Sözkonusu olan ister iPod
mini olsun, ister bir
MacBook Pro; Apple müşterileri iyi hazırlanmış bir kutuyu
açıp ürünün içeride davetkârca yattığını görmenin nasıl bir his olduğunu
bilirler. “Stev’le ben işin ambalajlama kısmına epey zaman harcıyoruz” dedi ...
“Bir şeyin ambalajını açmaya bayılırım. Ürünün özel olduğunu hissettirmek için
bir ambalaj ritüeli tasarlarsınız. Ambalaj tiyatro gibi olabilir, bir öykü
yaratabilir.”
-Diğer
şirketlerin pek çoğunda fikirler ve iyi tasarımlar sürecin içinde kaybolur
giderler... “Steve burada olup beni ve ekibimi teşvik etmese, bizimle birlikte
çalışmasa ve bütün engellei aşarak fikirlerimizi ürünlere dönüştürmese, o fikirler
tamamen önemsiz ve etkisiz olurdu”.
Jobs-Ive
işbirliğinin ilk büyük tasarım başarısı, Mayos 1998’de piyasaya sürülen ve
hedef kitlesi ev kullanıcıları olan iMac adlı masaüsütü bilgisayarlardı. ....
iMac kutudan çıkarılır çıkarılmaz kullanılabilecek basitlikte, klavyesi,
monitörü ve bilgisayarı bir arada bir ürün olması gerekiyordu. ....Ayrıca 1200
dolar civarında satılmalıydı. (o sırad Apple’ın fiyatı 2000 dolardan düşük
bilgisayarı yoktu). ... Baştaki plan “ağ
bilgisayarı” üretmekti. .... temelde internete veya başka ağlara bağlanmakta
kullanılacak, sabit disksiz, ucuz bir terminal anlamına geliyordu. .... sabit diisk eklenecekti ....
-Yeni
makinenin bir sabit diski ve kompakt disk tepsisi olacaktı....
*Steve Jobs – Walter
Isaacson
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder